Koçbayır köyü Balıkesir’in Gönen ilçesine 10 km uzaklıkta, Yumurtalan tepesinin yamacına kurulmuş 30 haneli şirin bir orman köyüdür. Dedelerimizden aktarılan rivayete göre; 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı (93 harbi) sırasında Türkiye’deki çoğu Gürcüler gibi Batum Artvin civarından Anadolu’ya göç edenlerden kurulmuş bir yerleşim birimidir. Koçbayır Köyünü kuranlar, Artvin ili Murgul ilçesi Gürbin (Petek) Köyü, Arhva Köyü, (Küre) Cankanat mahallesi ve çevresinden sahile, oradan gemiyle İstanbul’a, daha sonra Gönen’e gelmişler ve bir süre burada ikamet etmişler. Fakat ovadaki sivrisineklerden rahatsız olan ve hastalanan halk, hem bu sivrisineklerden kurtulmak hem de göç ettikleri bölge şartlarına uygun yer aramak için mahalli yetkililere başvurmuşlardır. Yetkililerce kendilerine at ve silah verilmiş, seçilen beş kişi yola çıkarak yer yer kurşun sıkıp yankı dinlemişler ve bugünkü yerleşim alanını uygun bulup planlı bir şekilde paylaşmışlar. Ana cadde ve sokaklar arasında yaklaşık ikişer dönüm bahçeler (venahi) içinde ikişer kat (alt katı ahır) olmak üzere dış cephe ahşap+tuğla, iç bölmeler ahşap+kerpiç evler inşa etmişler. Samanlık, ambar (nalya) ve fırınlar eklemişler. 1953 Gönen depreminde bu ilk evlerin sadece bir kısmı ve ozamanlar bugünkü okulun yerinde olan eski caminin minaresi yıkılmış.
Zamanla büyüyen ailelere mevcut tarım ve hayvancılık yetmeyince; tütüncülük, ipekböcekçiliği gelişmiş, o da yeterli olmayınca gençler İstanbul, Gönen, Bandırma’ya, bir kısmı da Almanya’ya gurbete gitmişler. Bugün köyde yaşayan nüfus yaklaşık 80 kişi civarında ve çoğunluğu yaşlılardan oluşmaktadır. Bayramlarda ve tatillerde köyün nüfusu 250-300 kişiyi bulmaktadır. Göçe neden olan başka bir konu ise bilgi ve kültür meraklısı Gürcü gençlerin ilköğretimden sonra lise ve yüksek öğretim için büyük şehirlere giderken aile fertlerini yanlarında götürerek okul sonrası iş ortamıyla beraber oralara yerleşmeleridir.
Köyümüzde yakın zamana kadar büyük işler imece usulü yapılırdı. Mısır toplama ve ufalama mecileri başlı başına eğlence kaynağıydı. Çevre köyler içinde ilk elektrik alan, evlere şebeke suyu bağlanan ve kanalizasyon döşenen köy bizim köyümüz Koçbayır’dır. Tüm bu işler bütün köylüler tarafından, ihtiyar, genç, kadın, kız hep beraber kazma kürek sallayarak yapılmıştır. Hatta bugün öğrencisizlikten kapalı olan ilkokul binası bile köylüler tarafından yapılarak Milli Eğitim Bakanlığına verilmiştir.
Birkaç sene öncesine kadar ramazan aylarında “gezek” adı verilen bir gelenek devam etmekte idi. 30 hane olan köyde, ramazan ayı boyunca sırayla bütün komşulara iftar yemeği verilmesi artık yaşlıların yaşadığı zorluklar nedeniyle yapılamamaktadır. Yine de bazen bu güzel geleneği devam ettirmek, unutturmamak isteyenler tüm köylünün davetli olduğu bir iftar yemeği hazırlamakta, yani “gezek” yapmaktadırlar. Ramazanda gezek sırası kimde ise iftar vakti ezandan önce cami odasına bir tepsi içinde hurma, kirde (poğaça türü bir hamur işi), zeytin, peynirden oluşmuş iftariyelik gönderir; azan okununca camide toplanan cemaat bunlarla oruç açardı. Kılınan akşam namazından sonra gezek sırası olan evde, önce yaşlı ve orta yaş erkekler, gençler, sonra kadınlar, kızlar, arada da çocuklar kalabalık yer sofralarında sırayla yemeklerini yerlerdi. Teravih namazları kalabalık olurdu. Her akşam sahura kadar oyunlar, eğlenceler, sohbetler devam ederdi. Sahura kaldırma işi köyde bulunan akordeon, mızıka, davul gibi enstrümanlarla gençler tarafından yapılırdı.
Köyde düğünler cuma günü akşamından kına gecesiyle başlar, cumartesi akşamı büyük düğün (genellikle sabaha kadar) ve pazar günü de “gelinalı” yapılır. Köyden gelin gidiyorsa kız evinden köy çıkışına kadar, dışardan gelin geliyorsa köy girişinden damat evine kadar gelin arabasının bulunduğu konvoy önünde oyunlar oynanır, bahşişler toplanır. Düğün haricinde bayramlarda veya Gürcü, Çerkez köylerinden gençler misafir geldiğinde ayink adı verilen eğlenceler, toplantılar yapılır. (Ayink kelimesi ahenk’den, ahenk içerisinde bir araya gelmekten kaynaklanmaktadır) Gürcü ve Çerkez oyunları birlikte oynanır. Basma adını verdiğimiz delihoronun ise bu oyunlar içinde yeri apayrıdır. Cilveloy nanayda oyununda kızlar ve erkekler karşılıklı maniler atışırlar. Maniler hemen her yerde olduğu gibi burada da meramını anlatma, derdini söyleme ya da karşı tarafı alt etmeye yönelik sözlerden oluşur; düğün ve eğlencelerin olmazsa olmaz özelliğini meydana getirirler.
Sahlis ukan temali
Kuntsur kuntsur kidiya
Tkven saveni gogvebi
Çven ohorşi mibiya
Erti viri evkvane
Yumurtalan gevkvane
Tkven saven biçebi
Sakatmeşi şevkvane
Ğele ğele evyare
Ğele talahiyani
Erti gogo devnahe
Kuçi talahiyani
Yemek olarak elde çekilmiş mısır yarması ve bazen de barbunya fasulye ile birlikte pişmiş (toprak tencerede “laperi” ile dövülmüş) karalahananın vazgeçilmez tadı yanında çadi (mısır ekmeği) kada, hinkali, zpiya, dzimariyani ve asuta az da olsa yaşlılar tarafından hâlâ yapılmaktadır. Düğünlerde ve mevlit gibi yemekli toplantılarda en çok aranan ve yapılan yemek ise keşkek’tir. Keşkek hazırlıkları arasında buğdayı dibekte dövmek de gençler arasında ayrı bir eğlence kaynağıdır. Çok yorucu bir iş olduğundan, ıslatılmış buğday gençler tarafından inatlaşarak, dayanım sınırlarını zorlayarak sırayla dibekte dövülür ve kabukları ayrılır, pişirilmeye hazır hale getirilir. Birisine “senin düğünün ne zaman olacak?” sorusunu dolaylı sormak için “senin keşkeğini ne zaman yiyeceğiz?” diye takılınır.
Köyümüz kurulduğunda adı; okumuş adamların çok olması, salih kişilerin bolluğu anlamında SALİHİYE konulmuş. Yöre halkı tarafından bir müddet Kaplama veya Gürcü Ayvacık olarak anılsa da günümüzde KOÇBAYIR ismi daha sıklıkla kullanılmış ve bu isim resmileşmiştir. Otuz hanelik köyde her evde mutlaka en az bir üniversite mezunu vardır. Bu özelliği ile okuma yazma oranı yüksek insanların oluşturduğu köyümüzle gurur duymakta, kültür seviyesini daima yüksek tutmaya önem vermekteyiz. Öyle ki bir dönem yazları tarlalara inek gütmeye giden gençlerimiz yanlarına mutlaka okuyacakları bir kitap alırlardı. Tiyatro faaliyetleri yürütürlerdi.
Çeşitli sebeplerle dışarıya yapılan göçleri tersine çevirmek, köye ev yapıp köyde yerleşmeyi özendirmek, şu an köyde oturanların daha rahat koşullarda yaşaması için gerekenleri sağlamak, benzer konularda yardımlaşmak için 1999 yılında KOÇBAYIR KÖYÜ YAŞATMA ve GÜZELLEŞTİRME DERNEĞİ kurulmuş olup faaliyetlerine devam etmektedir.